sartre, dostoyevski’nin, “eğer tanrı olmasaydı herşeye cevaz vardı” sözünü hareket noktası olarak alır. sartre’ye göre, kendinde ve kendisi için olmak üzere iki tür varlık vardır. insan, kendisi için varlıktır ve varoluşu özünden önce gelir. bu durumda eğer tanrının varlığı kabul edilirse, insan önce tüm özellikleriyle tanrının zihninde olacağından, tayin edilmiş olur. tanrı olmadığı durumda, insan tabiatı da olmaz ve varoluş özden önce gelmiş olur. yani insan önce mevcut olur, daha sonra kendini inşa etmekle ve özünü meydan getirmekle uğraşır. insanın seçim yapması dışardan gelen şartlarla değil, onları kendi anlamlandırmasıyla olur. başka bir ifadeyle seçim yapması kendi projesidir. insan projelerini seçip onları gerçekleştirirken kendi özünü meydana getirir. hürriyeti seçmemiştir, hürriyete mahkumdur. sartre’ye göre, a priori bir insan tabiatı olmadığından, insanın her hareketi insanidir, gayri insani diye birşey yoktur. insan kendisinden olduğu kadar, bir insan türü oluşturduğu için diğer insanlardan da sorumludur.
kaynak: necati öner, insan hürriyeti, vadi yayınları
Pazartesi, Aralık 31
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder