Cuma, Mart 16

kierkegaard

kierkegaard'a göre(ayrıca sofinin dünyasına göre, parantez içi parantez, ben bu kitabı daha yeni okuyorum iyi mi, kapa parantez) varoluşun üç biçimi olabilirmiş: estetik aşama, etik aşama ve dini aşama. doğru azınlıktadırmış, peki neden, çoğumuz estetik aşamada oyalandığımızdan tabi. hey gidi nefsi emmare.

o değil de sokrates ne yüce gönüllü bir adam.

7 yorum:

Enes Yalçın dedi ki...

Etik-estetik ve din mütemmim cüzdür kanımca. Sanat motivasyonları itibariyle dini (ya da metafizik) alana, kısıtları, tercihleri, yönelimleri, kısaca tasarruf tercihleri itibariyle etik (ahlak) alanına, en nihayetinde ürünlerinin (ya da tözünün) iletişim ve etkileşim fiilleri bağlamında da estetik alanındadır. Bunlar ayrı ayrı birer mertebeler olarak görülürse, başlanan yer güdük olduğundan sonra varılamaz; sona varılsa sonun beklendiği gibi bir mertebe olmadığı anlaşılır. Olsa olsa bir iç merhalelerden bahsedebiliriz. O da Kierkegaard'ın dediği gibi basamak şeklinde değil de helezonik şekilde olsa gerektir.

Enes Yalçın dedi ki...

Sokrates da hakkaten baba adam yav. Kendisini çok az tanısam da, o babacan tavırlarını, muzipliğini, kafasının çalışma şeklini filan hoş bulurum.

elif dedi ki...

şu yukardaki ilk yorumu yazdın ya enes cidden harcandığını düşünüyorum..ama eklemeden edemeyeceğim, basamak derken birbirine geçişleri kapalı veya etkileşimleri sıfır, ortak kümeleri olmayan birşey değil, bildiğin merdiven değil bence.

sokrates le nası tanışabiliriz acaba?

Enes Yalçın dedi ki...

Sesimin Özcan Deniz'den yanık olduğunu biliyorsun:)

Koyduğun şerhde haklı olabilirsin, ben çok yüzeysel bir şekilde, oradaki cümleden çıkardığıma yorum yaptım. Adamın neyi kastettiğini tam olarak buradan çıkarmak güç.

Sokrates'la diyalogları okuyarak tanışabilirsin mesela. Ya da ne bileyim bir yığın kitap vardır piyasada anlatan, öyle iyi adamdı böyle güzeldi diyen. Ben diyaloglardan birkaç kuple okumuştum.

Enes Yalçın dedi ki...

Ben buna cevabımı dün yazmıştım ama teknik bir hata olmuş herhalde.

ben doğrudan birkaç cümleye istinaden yorum yaptım. Tabi adam anlatmıştır epey, mümkündür yüzeysel bir şekilde algılamış olmam.

Sokrates'ı da diyaloglardan tanıyabilirsin mesela. Ben de birkaç kuple diyalog okudum işte.

Enes Yalçın dedi ki...

Yorumlarımı sen mi yayınlamıyorsun acaba?

elif dedi ki...

hayır yaa, yayınlıyorum da blog denetimine girmemiştim..al işte yayınlandı :))