Cuma, Temmuz 30

iyi ihtimaller arası farksızlık

yaşamak bu değil, diyordu. yaşamak bu değil, yaşamak bu değil, yaşamak bu değilll!! ve hapishane mi arıyorsunuz bedenlerinize bakın, sonra yer ve gök arasında daha geniş , bütün hapishaneleri içine alan o hapishanede sıkılın, sıkılın, sıkılın!!

Salı, Temmuz 27

hayal 10

- birbirleriyle çelişen iki doğru olması mümkün mü?, dedim.
- tek anlamında değil (nokta), tek'in tezahürlerinin yorumu anlamında mümkün. (virgül-ler-), dedi.

Çarşamba, Temmuz 21

kitap kokusu

ben ki yaklaşık 1,5 sene öncesine kadar mektupla iletişime devam ettim. mektup yazmanın bende yeri ayrıdır. yatılı okula gitmemden yani liseden beri sürekli mektuplaşabileceğim arkadaşlarım da olmuştur çok şükür. şimdi hatırladım da hatta liseden önce de 1 dolara yabancı ülkeden mektup arkadaşı bulan o şey aracılığıyla bir mektup arkadaşım vardı. amerika'da yaşayan bir türk kızıydı ama kurallara riayet edip türkçe yazışmıyorduk :) kural var mıydı ki acaba, neyse burdan konuyu bağlayayım ben. bir yerde okuduğuma göre amazon.com da e- kitap satışı normal kitap satışından daha fazlaymış. hadi kasetin yerini cd aldı, iyi oldu alıştık, mektubun yerini sms ve e-posta aldı, ehh desek de alıştık, ama nolur e-kitap, kitabın yerini almasın ya. alışmamalıyız. alışmamız mümkün değil de mi buna?

Pazar, Temmuz 18

şüphe

allah'ım biliyorum
bazı kapılar vesveseye açılıyor
mesela bazen seyreden olduğu yerde
seyredilen samimi kalamıyor
ve ben görüyorsam gözümü kapamak istiyorum
cümleler anlamlı oluyor anlamlı olmasına da
allah'ım neresi oluyor
bu insanın kendini unuttuğu yer?
neresidir seni sevdiğini, senin için olduğunu
unuttuğu yer?

allah'ım şüpheye açılıyor ya bazen kapılar
biraz pencereler
lazım işte
yoksa bulduğu yetseydi insana
aramak niye olsundu
ama Sen başkasın , Sen başka
Sen'in için olanlar da başka

Perşembe, Temmuz 15

tanımlarım allak bullak 9

bir şeyi çok istersen olur : yanlış ama şurdan yanlış hemen açıklayayım: istediğin şeyin olup olmaması isteğinin kuvvetinin çokluğuyla, azlığıyla alakalı değildir. nitekim bazen basit bir şekilde içinizden geçirdiğiniz ufacık arzunuzun olduğunu görürsünüz, hey allahım yarabbim dersiniz. az veya çok bir şeyi istediğinizde onun olması için sadece sizin değil, evrende herşey birbiriyle bağlantılı olmasından mütevellit, meydana gelmesini istediğiniz olayla bağlantılı durumların maximum faydası göz önüne alınır. her durumda bir acı çeken vardır, her seçim bir kaybediştir mantığındaki gibi ama en az acıya sebebiyet verecek istek geçerliliğe alınır. ki bu pekala sizin isteğiniz olabilir.

irade : her ne kadar tamamen zıt şeyleri söylüyoruz gibi görünse de, insanı tanımlarken kötü sıfatını kullansak da, iyi sıfatını kullansak da yanlış söylemiş olmayız. işte bu durumun müsebbibidir irade.

haz : iki türlüdür. kalıcı ve geçici. geçici olan bedensel ihtiyaçların doyurulmasının ardından elde edilendir. mesela aç bir insanın yemek yedikten duyduğu haz. sonra yine acıkır, yine yemek ihtiyacı vs. kalıcı olan ruhsal
ihtiyaçların doyurulmasının ardından elde edilendir. mesela başka birine yardım ettikten sonra duyulan haz. yani bu biraz da hissi doygunluktur.

kibir (korkunç)

tevazudan bahsetmeliyiz. tevazunun olmadığı yerdeki şeytanın varlığından. ya da kovulmaktan bahsedelim isterseniz. zira kovulmak için kibir lazımdır. biraz da kıskançlık, yakan cinsinden. kovan kibriya sahibidir, bütün olumsuzluklardan münezzehtir. şeytan yıkar. yıktığı insandır. demiştik tevazu olmayan yerde şeytan vardır. mesela dünyevi iktidarlar, mütevazi olmayana verdiğinizde yetkiyi, yetkili şeytan olur. o da yıkar. er geç yıkar.

Pazartesi, Temmuz 12

yol değil yollar

allah'ım
detaylara takılmak
karıştırıyor zihni
genel deyince de
düşünemiyormuş gibi hissediyorum

allah'ım
sevgin ne kadar genişmiş
ve insan için yanlış sen dışında her şeymiş

Çarşamba, Temmuz 7

hayal 9

- bazen keşke diyorum biraz coşku duyabilsem birşeylere. aslında bu bir sorun, bu kadar durağanlık ve soğukkanlılık da saçma. bu kadar oluruna bırakma, aslında oluruna bırakmak denmeyedebilir, birazında mecburiyet varsa. ya ne derseler yanlış demeyeceğim kadar çok doğru içinde yüzüyorum, ya da ne derseler doğru demeyeceğim kadar yanlışlarla dolduruyorum içimi. netlik yok kafamda dolayısıyla üstünde sebat etmem gereken şeyler mevcut değil gibi geliyor, dedim.

- şahidim demiştin hani, dedi.

Pazar, Temmuz 4

uyku açıcı ve keyif verici

şarkıdan bahsediyorum. alın dinleyin. hayattaki ciddilik sıkar bazen gerek de yok çocukluğunuza dönün biraz. kesin zıplardınız bu şarkıda.

jai ho = zafer senin olsun (a.r.rahman'dan)

mer-ha-met

evde otururken yemyeşil bir ormanda hiç de rahatsız etmeyen bir yağmurla ıslandığını hayal edebilirsin. kuytular -iç-inde olmasın. ve o boşluk, o tek bırakılmışlık hissi lazımdır belki insana. allahın nusreti ne zaman deme sınırından bahsedebiliriz. ya da her insanın sınırlarının değişkenliğinden. insanların taşıyabileceği yüklerin ve ağırlıklarının değişkenliğinden. ve her insanın yaşadığı sürece akıttığı gözyaşını topladığında eşit miktarların çıkmaması şaşırtıcı falan değildir. mühim olan merhamettir. mühim olan ayırd etmeyen mer-ha-met. ve sen evde otururken çok uzak hiç bilinmeyen şehirlerde yaşayan hiç tanımadığın insanların omzuna başını koyabilirsin. ve belki de budur mer-ha-met.

Cuma, Temmuz 2

o şiir güzel şiir

1- öfkeyi yutmak iyidir hoştur da , insanın imtihanı dengede kalabilme imtihanıdır biraz da. haksızlık karşısında susmak öfkeyi yutmak olmaması gerektir.
2- dün bir işimden dolayı memleketimin nice aksak işleyen devlet dairelerinden birine gitmek zorunda kaldım. saat 3 olmamıştı. işi 5+5= 10 deyip imza atmak olan üniversite mezunu memur arkadaşların 5 + ?= 10 da takılıp kaldıklarını anlamamla işlemi onlara göstermem gerektiğini düşünerek gittim :) gittiğimde yerlerinde yeller esiyordu.
3- saat üç olmamış henüz.
4- mesailerinin bitmediğini ve 10dan 5 çıkınca 5 kaldığını onun da evrağın bir yerlerinde mevcut olduğunu hatırlatmak üzere aradım. öğle yemeğine gitmediğinden dolayı meğer kendi kendine izin vermişmiş ve evdeymiş gelemezmiş.
5- sonra sinirlendim. anormal bir insanım.
6- bu insan beni denetlemekle görevli bir insan ve gıcığına gidersem benim üstüme gitme hakkı cebinde.
7- ben yine de sinirlendim. anormal bir insanım.
8- ah muhsin ünlü geldi aklıma.
9- ikinci ah o gemide ben de olsaydım sondan ikinci mısra.
10- o şiir güzel şiir.